PAP Smear
Vücut dokularının yenilenmesi nedeniyle kaçınılmaz olarak yüzeylerden hücreler dökülmektedir. Bu dökülen hücrelerin toplanıp özel işlemlerden geçirildikten sonra mikroskop altında incelenmesine sitolojik inceleme denir. Bu işlemin en etkili uygulandığı alan rahim ağzından yani serviksten alınan örneklerdir. Servikal hücrelerin bu şekilde toplanması işlemine smear adı verilir.İlk kez 1930’lu yıllarda George Papanicolaou tarafından tanımlandığı için onun ismine ithafen PAP Smear olarak da adlandırılır.
Serviks rahimin dış dünya ile olan bağlantısıdır. Vajina ile birlikte serviks, mukoza adı verilen bir tür doku ile kaplıdır. Bu doku tıpkı ağzımızın içini kaplayan doku gibidir. Servikal mukoza 5 mikroskopik tabakadan oluşur. Her an bu tabakalarda yeni hücreler yapılmakta ve en dış tabakadaki hücreler dökülerek alt tabakalar yukarıya doğru yükselmektedir. Bu büyüme ve yukarıya doğru olan göç esnasında hücrelerde atipik değişimler olabilir. Buna displazi adı verilir. Var olan hücrelerin atipi göstermeden başka bir tür hücreye dönüşmesine ise metaplazi ismi verilir. Metaplazi normalde görülen bir tablo iken displazi ileride kansere dönüşebilecek anormal bir durumdur.
Nasıl alınır
Smear alınması son derece basit bir yöntemdir. Jinekolojik muayene esnasında vajinal spekulum takıldıktan sonra serviks görülür. Herhangi bir kanama olmadığından emin olunduktan sonra plastik bir spatul ya da fırça vasıtası ile serviksten vajinaya dökülen hücreler toplanır. Ayrıca yine bu fırça vasıtası ile rahim ağzından sürüntü alınır. Bu alınan materyal bir lam üzerine yayılır ve hemen alkol dolu bir kap içine konur. Buna ince yayma adı verilir. Fırça üzerine bulaşmış olan mukus salgıları uzaklaştırdığı için inceleme daha kolay ve sağlıklı olmaktadır. Başka bir yöntem de alınan materyali lama yaydıktan sonra 30 santimetre uzaklıktan bildiğimiz saç spreyi sıkmaktır. Her iki yöntemde de amaç alınan hücrelerin lam üzerinde fikse edilmesidir. Ancak piyasada satılan spreylerin alkol içerikleri biribirinden oldukça farklılık gösterdiğinden pekçok hekim preparatı direk olarak alkolde fikse etmeyi tercih etmektedir. Fiksasyonun örnek alındıktan hemen sonra yapılmaması hücresel şekillerin bozulmasına ve kurumasına yol açar. Bu da değerlendirmede hatalara neden olabilir. Uygun şekilde hazırlanan preparat patoloji uzmanına gönderilir. Patolog preparatı incelerken hasta hakkında bazı bilgilere gerek duyar. Bunlar
- Hastanın yaşı
- Son adet tarihi
- Gebelik olup olmadığı
- Hormonal ilaç kullanıp kullanmadığı
- Rahim içi araç (spiral) kullanıp kullanmadığı
- Jinekoloğun ne amaçla smear testi istediğidir (klinik tanı).
Bu bilgiler pataloji uzmanının tanısını kolaylaştırır ve şüphede kaldığı durumlarda daha kolay karar vermesine yardımcı olur. Patolog kendisine gelen prepratı bir takım kimyasal maddeler ile muamele eder (boyar) ve ışık mikroskopu altında inceleyerek tanısını koyar. Smear sonucunun alınması 24-48 saat kadar sürebilir.
Smear alınırken en fazla dikkat edilmesi gereken nokta rahim ağzını rahim boluğuna bağlayan kanaldan ve vajinadan ayrı ayrı örnek alınmasıdır.
Smear oldukça etkili bir tarama yöntemidir. Bu sayede anormal hücreler son derece erken dönemlerde saptanmakta ve uygun tedavi yöntemleri ile ilerlemiş kansere doğru gidişleri engellenebilmektedir. A.B.D. de yapılan bir çalışmada smear testinin yaygın kullanımı sonucu serviks kanserinden ölümlerin %72 oranında azaldığı saptanmıştır.Smear testi ayrıca kadının hormonal durumu ve enfeksiyonlar hakkında bilgi verdiği gibi kanser tedavisi sonrası nükslerin erken tespitinde de önemli rol oynar.
Kimler taranmalı
Serviks kanseri sık rastlanan kanserlerden biri olduğuna ve tarama sayesinde hastalık ve buna bağlı ölümlerde yüksek oranda azalma saptandığına göre serviksi olan herkes yani bütün kadınlar taranmalıdır.Ancak burada herkesi aynı sıklıkta taramadan geçirmenin mantıksız olacağı aşikardır. Bu nedenle taramaya kaç yaşında başlanması gerektiği ve kimlerin hangi sıklıkta tarama işleminden geçirilmesinin uygun olacağı konusunda araştırmalar yapılmış ve serviks kanseri açısından yüksek ve düşük riskli kişilerin tespit edilmesi gerekliliği ortaya çıkmıştır. Eskiden taramaya başlamak için 35 yaş kritik nokta olarak kabul edilmekteyken 1988 yılında Amerikan Kanser Derneği kadınları yüksek ve düşük riskli olarak iki sınıfa ayırmayı ve tarama şeklini belirlemeyi kabul etmiştir.Yaş olarak da 35 yaş değil cinsel yaşantının başladığı zamanı esas almak gerektiğini vurgulamıştır.Buna göre sigara kullanımı olan, poligamik (birden fazla partner ile ilişkisi olan), ilk cinsel tecrübesini genç yaşta yaşayan kadınlar gibi yüksek risk grubunu oluşturan kişlerde daha sık taramaların olması gerektiği sonucuna varılmıştır. Önerilen şema şu şekildedir.
İLK TARAMA | 18 yaşında veya cinsel aktivitenin başlangıcında |
Yüksek risk grubunda | Yılda bir |
Düşük Risk grubunda | İlk 3 yıl yılda bir defa daha sonra 3 yılda bir. |
Kanser tedavisini takiben | İlk 2 yıl 3 ayda bir 3 yıl 6 ayda bir sonra yılda bir |
Neler Görülür
Serviko vajinal smear alınarak hazırlanan preparatlarda hastanın hücresel durumu, hormonal durumu ve mikrobiyolojik durumu değerlendirilebilir. Smear preparatlarında bulunan elemanlar servikal ve vajinal hücreler, bakteriler, trikomanonas, kandida gibi vajinal enfeksiyon etkenleri, kan elemanları ve spermler bulunabilir. Servikal ve vajinal hücrelerin yapısı kanser ve kanser öncülü lezyonlar hakkında bilgi verirken bu hücre türlerinin sayısı hormonal durumu yansıtır. Dolayısı ile üreme çağındaki ve menopoz dönemindeki kadınlardan alınan smear görüntüleri birbirlerinden farklıdır.
Değerlendirme
Smear testinin sonuçları birkaç değişik ekol şeklinde sınıflanmaktadır. En sık Papanicolaou sınıflaması kullanılır. Son yıllarda bu sınflamaya göre çok daha detaylı olan Bethesda sınıflaması popülarite kazanmaktadır.PAP sınıflaması şu şekildedir.
Klas 1 | Normal, atipik hücre yok |
Klas 2 | Negatif. Selim bazı hücre değişiklikleri (örneğin enfeksiyon) |
Klas 3 | Şüpheli. Kesin olarak kanser hücresi olmayan anormal hücreler |
Klas 4 | Zayıf pozitif. Büyük olasılıkla habis hücreler |
Klas 5 | Kuvvetli pozitif. Tartışmasız habis hücreler |
Direk mikroskopi incelemesinde vajinit yapan etkenlerin görülmesi enfeksiyon tanısına oldukça yardımcı olur. Ancak özellikle trikomonas enfeksiyonlarında hatalı olarak habis tanısı konabilir.
1991 yılında Bethesda sınıflaması yeniden modifiye edilmiştir. Giderek yaygınlık kazanan bu sınıflamaya göre smear bir tanı aracı değil sadece tıbbi bir konsültasyondur. Hazırlanan preparatın ve bu preparatta bulunan hücre sayısının sitolojik tanı için yeterli olup olmadığı mutlaka belirtilmelidir.
Dikkat edilmesi gereken noktalar
Smear taramasında yanlış negatif oranı yaklaşık %25’dir. Yani klinik olarak habaset olduğu halde smear’ın normal çıkması olasılığı %25’dir. Burada smearın alınış tekniğindeki hatalardan patoloğun deneyimine kadar pekçok faktör rol oynar.
Kaynak : Jinekoloji Sitesi